İş gücü genellikle iş kapasitesine verilen isimdir. Yani bunu açacak olursak eğer; bir ülkede veya işletmede, seri veya normal üretime ya da herhangi dolaylı bir işe katılan ve bunun gerçekleşmesinde etkisi olan / sağlayan, insan emeğinin tümüne denir.
Sendikalar, iş yerleri, şirketler, fabrikalar ve benzeri aklınıza gelen her türlü çalışma imkânı sağlayan kurum ve kuruluşlarda iş gücü genellikle ön plandadır. Bu yüzden dolayı verim çok fazladır. Günümüzde Almanya, Japonya, Çin gibi gelişmiş ülkelerde iş gücü verimliliği git gide artmaktadır.
Bahsi geçen ülkelerde iş gücünün arttırılması adına nüfus politikaları, göç politikaları izlenmiştir. Bu politikalardan bir tanesi de işçilerin yurtdışından sağlanarak; bu işçilere oturma izni, çalışma izni verilmesi hususu olmuştur.
Çalışma İzni alan ve çalışma izni almak için Almanya’ya göç eden Türk işçileri örnekleyebiliriz.
İş gücü genel tabirle anladığınız üzere kişi veya şahısların çalıştıkları bağlı oldukları kurum veya kuruluşların lehine olan başarılarına bağlı olarak değişir. Ayrıca kurum veya kuruluşlar iş potansiyeli olan kalifiyeli elemanlar dâhilinde çalışmak istemektedirler. Buna nazaran çalışan nüfus oranı ve çalışmayan nüfus oranlarının yüksek olmasıyla iş potansiyeli yüksek olmalıdır.
Kalifiyeli işçi demek halk arasında kullandığımız usta tabirinin açıklamasıdır. Yani işi bilen kendini geliştirmiş, usta niteliğini kazanmış nitelikli / becerikli kişilerdir. Ayrıca iş gücü etkin / aktif nüfus içinde yer alıp, cari ücret düzeyinde ve çalışma koşul – olanaklarında çalışanlar ile işsizlerin toplamı. Nitelik ise bir şeyin nasıl olduğunu belirten, onu başka şeylerden ayıran özellik, vasıf, keyfiyettir. Yani nitelik bir şeyin iyi olduğunu ve diğerlerinden daha üstün olduğunu belirtmek amacıyla kullanılan bir tabirdir. Bu keyfiyet grubuna girer.
